18 MART ŞEHİTLER HAFTASI

Çanakkale savaşı sadece bizim tarihimizin değil yakın dünya tarihinin de en önemli savaşlarından biridir. Çanakkale boğazını savaş gemileriyle geçerek İstanbul'u ele geçirme arzusu Avrupa devletlerinin öteden beri en büyük arzusudur.

Çanakkale savaşlarının 106. zafer yıl dönümünü kutluyor, bu vatan için can veren tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.

Çanakkale savaşı Osmanlı devleti için büyük bir zafer olmuştur. 200 yıldır gerileme döneminde olan Osmanlı devleti bu savaş ile kendine gelmiştir. Yüz binlerce şehit vermiştir ama savaşı da kazanmıştır.

Yüce Allah Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyur;

Allah yolunda öldürülenlere "ölüler" demeyiniz. Bilakis onlar diridirler, fakat siz bunu anlamazsınız. (Bakara 154 Ayet) Çanakkale'de şehit olan yüz binler bu övgüye mazhar olarak şehitlik makamına ulaşmıştır.

Çanakkale savaşının çok farklı yönleri vardır. Bu savaş adeta Osmanlının ölüm kalım savaşıdır. Ya varlığını devam ettireceksin ya da tarih sahnesinden silinip yok olup gideceksin. Birçok cephede ordusu çok yıpranmış olmasına rağmen Osmanlı bu zorlu savaşı kazanmıştır.

Osmanlı bu savaşı tüm teb'asının desteği ile kazanmıştır. Bugün Çanakkale şehitliğine gidildiğinde bunun örneği açık bir şekilde görülebilmektedir. Çanakkale'de Osmanlı yönetimi altında bulunan ve uzun yıllar huzur içerisinde yaşayan tüm milletlerden şehitler vardır. Bugün orada koyun koyuna yatmaktadırlar. Şehitlikte İstanbul'dan ve Anadolu'nun bütün şehirlerinden şehitler olduğu gibi, Kudüs'ten, Halep'ten, Bağdat'tan, Kerkük'ten, Musul'dan, Şam'dan, Beyrut'tan, Mekke ve Medine'den, Kahire'den, Trablus'tan, Bosna'dan, Kosova'dan, Priştine'den, Üsküp'ten, Kırım'dan, ve daha birçok şehirden şehitler vardır.

Bizim bu topraklardaki birlik ve beraberliğimizin en büyük sembollerinden biri Çanakkale'dir. Çanakkale savaşıdır.

Çanakkale savaşında, Türkler, Araplar, Kürtler, Gürcüler, Lazlar, vb. daha birçok millet sırt sırta savaşmış ve şehit olmuştur.

Salgın hastalıkların, yiyecek kıtlığının, imkansızlıkların, yağmur ve şiddetli soğukların altında gerçekleşen Çanakkale savaşı eşine az rastlanılan bir savaştır.

Siperlere yağmur gibi kurşunların yağdığı, siperlerdeki cephane bitince süngü süngüye mücadelelerin olduğu tam bir ölüm kalım mücadelesidir.

Çanakkale destanı, adına en çok türkü yakılan, adına en çok şiir yazılan, 7'den 70'e tüm halkın katıldığı bir savaştır.

 

Çanakkale savaşı yıllarında bizim sadece üniversitelerimiz değil, liselerimizin de birçoğu mezun vermemiştir. Birçok lisemizin 1915 yılına ait sınıf geçme ve diploma defterleri yoktur. Çünkü son sınıf öğrencileri cepheye giderek bu vatan toprakları için şehit olmuştur. İstanbul lisesinin flamasının zemin rengi siyahtır. Siyah olmasının nedeni Çanakkale savaşı yıllarında neredeyse lise öğrencilerinin tamamını şehit vermiştir. Sadece bu lise değil, Sivas lisesi, Kayseri lisesi, Konya lisesi, Kastamonu Lisesi, Tokat Lisesi ve Anadolu'muzun dört bir yanında bulunan liselerimiz mezun vermemiştir. Çanakkale savaşı bu vatanın genç çınarlarını da yok etmiştir.

 

SEVGİLİ GENÇLER;

Bu topraklar kolay elde edilmemiştir. Bu vatan toprakları için çok bedel ödenmiş ve ödenmeye devam etmektedir. Bizlerin de bu vatana borcumuz vardır. Bizlere bu vatanı emanet eden o şehitlere borcumuz vardır. Onlar bu vatan için canlarını vererek borçlarını ödemiştir. Bizler de bu vatan için çok çalışarak borcumuzu ödeyeceğiz. Bunun için çok çalışmalı ve çok başarılı olmalıyız. Ve bu vatan için borcumuzu ödemeliyiz. Dünyanın en iyisi ve en güçlüsü biz olmalıyız. Hem bilgide, hem teknolojide, hem insanlıkta, hem medeniyette en iyisi olmalıyız. Bu ülkenin geleceğinin sizlere ihtiyacı var. Dünyanın bize ihtiyacı var. Mazlumların bize ihtiyacı var. Çanakkale şuuruna ve Çanakkale ruhuna ihtiyacımız var.

Çanakkale zaferinde olduğu gibi, bizim bütün zaferlerimiz nice isimsiz kahramanlarla doludur. Malazgirt'te atan yürek ne ise, İstanbul'un fethinde atan yürek de odur, Çanakkale destanında atan yürek ne ise, 15 Temmuz destanında atan yürek de odur.

Türkiye'nin yeniden Çanakkale ruhuna ve büyük şair Mehmet Akif Ersoy'un Asımın Nesli dediği nesillere ihtiyacı vardır.

Canları feda etmek kolay değildir. Ama bu vatan ise, bayrak ise, ezan ise ve bizi biz yapan değerlerimiz ise hiç çekinmeden can feda edilir, edilmelidir ve edilmiştir.

Mehmet Akif Ersoy'un dizelerinde dile getirdiği

"Asımın nesli diyordum ya nesilmiş gerçek, İşte çiğnetmedi namusunu çiğnetmeyecek" dediği nesil bu nesildir. Bu nesil namusunu ve bu vatanını çiğnetmeyecektir.

Büyük şair Mehmet Akif Ersoy, bu vatan topraklarında yaşayan bizlere seslenerek der ki;

Bastığın yerleri 'toprak' diyerek geçme, tanı!

Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.                                                                                                  

Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı.                                                                                   

Verme, dünyâları alsan da bu cennet vatanı.

Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker! 
Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.  

Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhîd'i...
Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.

Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın? 
"Gömelim gel seni târîhe" desem, sığmazsın.

Ey şehîd oğlu şehîd, isteme benden makber,
Sana âgûşunu açmış duruyor Peygamber.                                                                                      (M.Akif ERSOY)

Çanakkale zaferini bizlere yaşatan deniz savaşları komutanı Cevat Paşa, Kara Savaşları komutanları, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Esat Paşa, Vehip Paşa, Fevzi Paşa, Mustafa Hilmi Paşa, Faik Paşa, M.Ali Paşa'ları, hem deniz hem de kara savaşlarını yöneten tüm komutan ve askerlerimizi minnet ve saygıyla anıyorum.

Dünden daha çok birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğumuz bugünlerde, Çanakkale Zaferimizin 106. yıldönümünde;  Malazgirt'ten bugüne, sebebi her ne olursa olsun, vatan savunmasında şehit olan bütün şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyor, hayatta olan gazilerimize sağlık ve acil şifalar diliyorum. Çanakkale'deki şuurun, birlik beraberliğimizin daha da güçlenmesine vesile olması dileklerimle; Malazgirt'ten İstanbul'un fethine, Çanakkale'den 15 Temmuz'a, milletimizin tüm zaferlerini kutluyorum.

                                                                                                                                                                                                                                                                Emin ÇIKRIKÇI                                                                                                                                                                                                                                                                                                          Milli Eğitim Müdürü