MİLLİ ŞAİRİMİZ M.AKİF ERSOY’UN ÖLÜM YIL DÖNÜMÜ

Vatan sevdası, bayrak sevdası, ezan sevdası başka bir sevdadır.                         

M.Akif Ersoy  inancıyla, vatanıyla, bayrağıyla, halkı ve değerleriyle kendini bütünleştiren bir şairimizdir.

Şairler toplumu yazdıklarıyla ayakta tutar, adeta gıdalandırır ve adeta besler. Akif yazdığı her yazıda, yazdığı her şiirde vatanı anlatır, bayrağı anlatır, inancı ve toplumu anlatır. Toplumu canlı ve ayakta tutar.

O milli bir şair olarak, bu vatanın  Milli Marşı’nın şairidir.

 M.Akif Ersoy çok zeki çalışkan ve kıvrak bir zekaya sahiptir. 

Hazır cevaptır.

Yaptığı her işte, okuduğu her okulda birincidir.

Çok okuyan ve çok da yazan biridir.

Güreş, yüzme, atletizm(koşu ve yürüyüş) ve gülle atma sporuyla bizzat ilgilenir.

Edebiyatçı olmamasına rağmen, şiire düşkünlüğü ve şiir sevgisi daha okul hayatının ilk yıllarında başlar. 

Şiiri hem okur, hem de yazar.

Dört yabancı dil bilir. Arapça, Farsça, Fransızca ve Almanca

M.Akif Ersoy hafızdır. 6 aylık gibi kısa bir süre içerisinde K.Kerim´i ezberlemiştir.

O aynı zamanda çok etkili bir hatiptir. Kurtuluş savaşı yıllarında hem camilerde vaaz hem de meydanlarda mitingler yaparak halkı bilinçlendirir ve adeta vatan savunması için kenetler ve bütünleştirir. (Sanki 15 Temmuz’da yapıldığı gibi)

Bu millete ve bu ülkeye parayla İstiklal marşı yazılmaz diyerek önce istiklal marşı yazılma yarışmasına katılmayı reddeder. Sonra zor da olsa ikna edilir ve yarışmaya girer. Yarışmada şiiri birinci olur ama konulan ödülü almaz. Onun yazdığı şiir Mecliste okunduğunda dakikalarca ayakta alkışlanır. Bu şiiri ve marşı ülkesine armağan eder ve hiç bir kitabına koymaz.

M.Akif ERSOY yüreği vatan sevgisiyle, bayrak sevgisiyle ve din sevdasıyla atan dolu dolu bir şairdir.

Sanki yazdığı İstiklal Marşında her şeyi dile getirir.

Akif´in İstiklal marşı şiirinde öncelikle bir haykırış vardır. Sanki dünyaya haykırarak....

Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım; 

Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım! 

Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım. 

Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

Akif bizlere; senin hürriyetini bozacaklar, vatanına saldıracaklar asla pes etme dercesine hedef gösteriyor ve diyor ki;

Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar,

Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.

Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,

´Medeniyet!´ dediğin tek dişi kalmış canavar?

Onlar ne olursa olsun, kiminle gelirse gelsin, neyle saldırırsa saldırsın sen korkma, senin iman dolu göğsün var diyerek vatan için set ol, bayrak için, kale ol, inancın için şehit ol yine de o tek dişi kalmış canavarlara geçit verme diyor.

Sonra sanki bütün gençlere ve vatan sevdalılarına hatırlatmalar yapıyor, dikkatimizi çekiyor.

Arkadaş, yurduma alçakları uğratma sakın; 

Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın. 

Doğacaktır sana va´dettiği günler Hakk´ın, 

Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

Akif özgürlüğün tadını anlatır, Vatan sevgisi, Bayrak sevgisi, ve inanç sevgisine vurgu yaparak istiklal marşını bitirir.

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl! 

Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl. 

Ebediyyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl;

Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet, 

Hakkıdır, Hakk´a tapan milletimin istiklâl!

(M.AKİF ERSOY)

Milli şairimiz M. Akif Ersoy´u Rahmet ve minnetle anıyorum. Ruhu şad, mekanı cennet olsun.

     Emin ÇIKRIKÇI

  Milli Eğitim Müdürü